balıkesir

Balıkesir Kültürü

 Balıkesir yöresinin kültürü...
        İlk olarak İngiliz araştırmacı Wiliam John Thoms tarafından 1846 yılında ortaya atılan   ve dilimizde halkıyat, halkbilgisi, hikmet-i avam, halkbilimi gibi çeşitli terimlerle karşılanmaya   çalışılan folklor, genel anlamda halkın geleneğe bağlı maddi ve manevi kültlrünü konu   almaktadır.Halkın gelenek, görenek, inanış, masal, efsane, atasözü, deyim gibi manevi ve   sözlü değerlerinin yanı sıra giyim, mutfak, halk sanatları, mimari, dans, müzik, oyun,   eğlence ve törenler folklorun ilgi alanı içerisine girmektedir.Ülkemizde Ziya Gökalp'in Halka   Doğru dergisinde 23 Temmuz 1913'te yayımladığı "Halk Medeniyeti I Başlangıç" başlıklı   yazısına kadar bilimsel anlamda bir folklor anlayışından bahsetmek zordur.Ancak tabii ki,   bütün edebiyat ve dil Yâdigârlarımızda folklorumuzun izlerine rastlamaktayız.Orhun   anıtları, Kutadgu Bilig, Divânü Lûgat!it-Türk, Dede Korkut Kitabı, Evliya Çelebi   Seyahatnâmesi ve daha pek çok eser Türk folkloru açısından çok önemli malzemeler   taşımaktadır.Ancak Türkiye'de folklorun bir bilim dalı olarak bilinmesi 1913'ten sonra Ziya   Gökalp, M.Fuad Köprülü, Rıza Tevfik gibi araştırmacılar sayesinde olmuştur.Folklor   derneklerinin ve dergilerinin kuruluşu, derleme gezilerinin başlaması ve daha sonra   üniversitelerimizin konuya el atışıyla bugüne gelinmiştir.       Şehrimiz Balıkesir de bu faaliyetlerden lâyıkıyla nasibini almış ender illerimizden biridir.Çünkü folklor derlemeleri sırasında ilimiz ihmal edilmemiş, Balıkesir folkloru o günlerin şartları içerisinde önemli ölçüde derlenmiştir.1926'dan itibaren çıkmaya başlayan Türk Dili gazetesiyle 1929'da yayın hayatına atılan Gençleryolu dergilerinde folklorla ilgili derleme ve inceleme yazıları yayımlanmaktaydı.Gençleryolu dergisinin 1932'de kapanmasıyla ortaya çıkan boşluk, Şubat 1933'te yayına başlayan Kaynak dergisi tarafından doldurulmuştur.Kaynak dergisi tarafından doldurulmuştur.Kaynak, Balıkesir Halkevi tarafından 168 sayı olarak çıkarılmıştır.         EFSANELER : Halk anlatmaları arasında inandırıcılıkları, belirli bir şahıs ve mekâna bağlı   oluşları gibi özellikleriyle efsaneler önemli bir yer İşgal ederler. Farsça "Fesane"   kelimesinden gelen efsane kavramı, pek çok bilim­sel eserde tanımlandığı gibi kısa, nesir ve   inandırıcı anlatmalardır. Dinî şahıslar, olaylar ve yerlerle ilgili olarak anlatılanlara "Menkabe"   dendiği de bilinmektedir. Ayrıca canlı ve cansız bazı varlıkların te­şekkülünü izah eden, yer   adlarına açıklama getiren, taş kesilmeleri konu alan çeşitli efsaneler de halk arasında   heyecanla anlatılmaktadır. Ülkemizde efsanelerle ilgili olarak bilimsel ve metin neşri olmak   üzere pek çok eser yayımlanmıştır. Mehmet Önder, Mustafa Necati Sepetçioğlu, Saim   Sakaoğlu, Ali Berat Alptekin gibi pek çok araştırıcı efsanelerle ilgili eserler vermiştir.   Balıkesirimizin efsaneleri ise ya halkımızın hafıza­sında unutulmaya yüz tutmuş, ya da bir   zamanlar çıkmış olan Kaynak gibi dergi ve gazetelerin tozlu sayfalarında kalmıştır. Bunlardan   birkaçını örnekle­mek en azından bir kadirbilirlik olacaktır.
      TÜRKÜLER Balıkesir ve çevresinde geçmişte söylenmiş, derlenip TRT repertuarına geçmiş veya halen söylene­gelen pek çok türkü vardır. Kemal Özer'in 1948 yı­lında yayımladığı Balıkesir Yörük ve Çetmi Türkü­leri ile İsmail Hakkı Akay'ın Balıkesir Halkiyatı C. l gibi çok değerli çalışmalarını bunlar arasında saya­biliriz. Bu türkülerden eskilerde kalmış birkaç tane­sini örneklemek İstiyoruz: Atina Türküsü: HikmetTurhan Dağlıoğlu'nun 1932 yılında Dursun-bey'de derlediği bir türkünün bazı dörtlükleri İle türkünün hikâyesi şöyledir: "İstiklal Savaşı sırasında Yunan komutanı gelin gi­den bir kızı zorla alır ve evlenir. Çocukları olur. Bu sırada Türk ordusu İzmir'e doğru ilerlerken Yunan komutanı kadını da alarak Atina'ya kaçar. Kadın, yedi yıl Atina'da yaşadıktan sonra Ahmet Bey ismin­de bir Türk'ün yardımıyla kaçar ve eski nişanlısına döner. Bu kaçış sırasında Yunan komutandan olan çocuklarını da denize atmıştır.          Türkünün önemli birkaç hanesi şöyledir: 


Atina da köşeli, İçi mermer döşeli 
Tam yedi yıl  oldu Ben Yunan'a düşeli
Turnam turnam Ben Atina'da durmam 
Atina'nın urganı Telli olur  yorganı 
Üç çocuğu sorarsan Balıkların kurbanı 
Turnam turnam Ben Atina'da durmam 


Çete Türküsü: Çeteler, yani efeler... Onlar Kurtuluş Savaşımızın kahramanlarıdır. Ülkenin  karanlık günlerinde Atatürk'ün işaretiyle harekete geçmişler, vatan savunmasına   koşmuşlardır. Türküde adı geçen Kurban adlı çete, Çağışlıdır. Bu nahiyenin Çömlekçi Köyü   ile Değirmenli Köyü arasında Yunan askerleriyle meydana gelen bir çatışmada şehit   düşmüştür. Onların hikâyesini anlatan bir türkünün sözleri şöyledir. Türkü mahallî ağız   özellikleri korunarak alınmıştır.


Zabalan gaktım güneş parlıyo 
Oturmuş çetele tüfek yağlıyo
Yunan esgerleri yaman ağlıyo 
Dini bi oğruna ölen çetele 


Atımı bağladım delikli daşa 
On İki  gaymakam bi Kemal Paşa 
Yaşa, Kemal Paşa, şanınla yaşa 
Yunanı dağıttın dağ ile daşa


 Atıma binerken fişeğim düştü 

Yunan esgerleri peşime düştü 
Arkadaşım Gurban ah şehit  düştü 
Yunan ağzındaki galan çetele 


Zabalan gaktım çivteme baktım 
Ağlıya ağlıya goluma  daktım
Ana ben bu canı vatana sattım 
Dini bi oğruna ölen çetele     


MANÎLER:  ilimiz ve civarında özellikle kadınlar arasında iş sırasında, eğlencelerde veya çeşitli vesilelerle maniler söylenmektedir. Mısır ve buğday tarlalarında hem işi kolaylaştırma, hem vakit geçirme, hern de eğlence için özel bir nağmeyle söylenen bu manilerde, Balıkesir köy gençliğinin benliği sezilir. Köylerimizin velveleden uzak sakin ve ıssız muhitlerinde, yeşil dağlarla billur gibi sular akan yemyeşil vadilerinde, genç kızlarımızın ince ve yanık sesleriyle söyledikleri maniler yürek delecek kadar hazindir. Kadınlarımızın, genç kızlarımızın duygu dünyasına ait önemli ipuçları veren bu manilerden bazı örnekler aşağıdadır:


Yemenimin uçları 


Çıkamam yokuşları 
Selâm edin yârime 
Yedi dağlar kuşları 


Kasaturam çelikten 
Nam almışım felekten 
Türk askeri korkar mı ?
Vatan için ölmekten? 


Kazan kaynar taşmaz mı? 
Gün gedikten aşmaz mı? 
Sen kayırma sevgilim 
Ayrılan kavuşmaz mı?       


Bugün 6 ziyaretçi (8 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol